11 Eylül 2018 Salı

ŞİA VE Şİİ YAYILMACILIĞI VE DESTEKCİLERİ


ŞİA VE Şİİ YAYILMACILIĞI VE DESTEKCİLERİ
Yayılmacılığı ve müminler arasını iyice açmaya yönelik fitne hareketi, özellikle Lübnan’daki Hizbullah ordusunun popülaritesinden faydalanarak Müslüman memleketleri kasıp kavuran Şiî davetçilerin her yerde boy gösterdiği şia inancını toplumlarda hâkim kılma faaliyetlerine dönüşmüştü! Dikkatli bir araştırma neticesinde bu çalışmaların yani Şii yayılmacılığının ülkemizde olduğu gibi Özellikle de Mısır, Sudan, Tunus, Cezayir ve benzeri tamamı Sünni olan ülkelerde büyük bir hızla sürdürüldüğünü, bunun neticesinde de İran Mehr Ajansı'nın Arap ve İslam ülkelerinde Şii mezhebinin yayıldığını ilan etmesi ve bunu Ehli Beyt'in mucizelerinden biri sayması olayın bizler acısından vahametini göstermektedir. Yayılmacılık metotlarında kullandıkları argümanların sahabe düşmanlığı, kendi kabulleri dışındaki rivayetlerden işlerine gelemeyenleri reddetme, kendi kaynaklarındaki iddialarını ispatlama adına şia dışı  kaynakları  parçala yırt yapıştır mantığı ile kendi görüşlerine destek sağlama, yani metnin bütünü değil parçalayarak işlerine geldiği kısımların istismarı, yine bu metinler üzerinde ilave ve çıkarmalar yapma, Kuranda bahsedilmeyen hususları var gibi yorumlama, anlam kayması yaptırılan tevil, inkâr, hissiyat gibi birçok şeyi bir arada kullanarak açık bir şekilde şia propagandası yapmaktaydılar! 
Bu oyunu; tefrikayı körükleyen istismarı derinleştiren, asabiyeti din ve mezhep algısı ile kullanarak dini temelinden sarsacak, tarihteki kırılmayı daha da derinleştirecek  yeni tehlikeli  bir oyunun devamı olarak nitelemek mümkün!  Bunun böyle olduğu bu ülkenin dış siyaset ve İslam dünyası üzerinde oynadığı oyunlar ve aldatmacalarla daha da netlik kazanacağı umudundayım.
İran üç bin yıllık bir geçmişe sahip mezhebi ayrıştırmayı sadece acem-fars çıkarlarına yönelik kullanan,  Azerilerin büyük bir çoğunluğu da Şii olmasına rağmen, ermeni Azerbaycan çarpışmasında ve anlaşmazlıklarında Ermenilerin yanında yer alıp Azerilere düşmanlık sergileyen, bunu da çok ince bir siyasetle yani yalan dolan üzerine ürettiği söylemler ile  taraftarlarını ikna eden bir yapı. Mesele İslam bütünlüğü, emperyalizme İslam düşmanlarına, Siyonizm’e karşı ortak bir mücadele azmi ve tavrı içinde birleşmek olsa amenna.  Ama ne mümkün.
Irak’ın ABD tarafından işgalinde karşı mücadele veren Müslümanlara karşı, Iraklı şiiler İran’ın da desteği ile  Amerika’yı arkalarına alarak ıraklı yerli savaşçıları ve halkı hiç tereddütsüzce öldürmeyi bildiler. Karşılıklı bir birlerinin camilerini bombaladılar. Amerika’ya karşı mücadele eden Müslümanların direncini kırdıktan sonra birden bire anti Amerikancı oldular. ABD nin gücü ile kardeşin olması gereken insanları öldür, sonrada anti ABD ci ol! Böylesi bir politika dünyada sadece bunlarda görünür.! Iraklı dini liderlerden kardavi Müslüman ülkelerine bu durumu bütün feryadı ile duyurmak zorunda kaldı.
Aslında şiilerin akıl hocalığını abiliğini yapan İran’ın bütün derdi dini olmadığı gibi mezhebi de değildir. Bütün dert acem-farz milliyetçiliği! Bu maksatla, sabahtan akşama politika değiştiren sürekli yalan üreten, belden aşağı vuran, her saniye farlı yalanlar ile karşına çıkan bir tür görünür şeytan!  Asla arkanı dönemeyeceğin senin dininden görünen ama seni Müslüman kabul etmeyen bir anlayış!..........
Şia olmaktan ziyade şiacılık yapan bu toplum, tarih boyunca Müslümanları ve İslam’ı gelişmelere ihanet etmiş elinden geldiğince de arkadan hançerlemiştir!
Ayrıca İslam ülkelerinde ha bire Şiileştirme faaliyetlerini bütün hızlarıyla sürdürüyorlar. Çünkü onların akidelerinde  kendileri gibi inanmayanlar Müslüman olmadıkları için güya onlara tebliğ yapıyorlar. Zira Yahudi ve Hıristiyan dan daha aşağı gördükleri inanç kültürlerinde mevcut. Onlara karşı yaklaşımlarında kerhenlik vardır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder